Diyabet tedavisinde devrim yaratabilecek diyet protokolünü inceleyin

Tel Aviv Üniversitesi’nden araştırmacılar, birçok insan için tip 2 diyabetin tedavisinde devrim yaratabilecek bir yeme protokolü belirledi. Gün boyunca yayılan yarım düzine küçük öğün yemek yerine (diyabet hastalarına verilen geleneksel diyet) yeni çalışma, günde üç özel öğün yemenin kan şekerini dengeleyebileceğini ve kontrol altında tutmaya yardımcı olabileceğini buldu.

Tip 2 diyabet hastası kişiler, kan şekeri seviyelerini düzenleyen hormon insülin enjeksiyonlarına bağımlıdır. Bu ilaç hayat kurtarır, ancak ciddi artan olumsuz yönlere, yani hastaların giderek daha yüksek dozlara bağımlı hale gelmesine neden olan “kısır döngüsünü” tetikleyebilir. Kilo alımı ve kardiyovasküler hastalık gelişimi bu hastalarda sık görülür.

Tel Aviv’in yeni çalışması, nişastalı bir kahvaltının ardından günün erken saatlerinde yapılan küçük bir yemeğin ardından glisemik kontrolün iyileştirilebileceğini ve tip 2 diyabetiklerde kan şekeri dengesinin ortaya çıkabileceğini ortaya koydu. Çalışmanın baş yazarı Prof. Daniela Jakubowicz, bu diyet protokolünü takip ederek bunları dedi:

Diyabetçilerin, glikoz seviyelerinin mükemmel kontrolünü sağlamak için insülin ve anti-diyabetik ilaçların enjeksiyonlarını önemli ölçüde azaltması veya hatta durdurması mümkün olacağına inanıyoruz.

Araştırmacılar, bunun yararlarının birinin biyolojik saatine göre yemek yemekten kaynaklanabileceğini söylüyor. Akşamları ve gece boyunca uyurken doğal olarak insanlar; Vücudumuz, sabahları yemek yemeyi en uygun buluyor, gün boyunca gereken enerjiyi sağlıyor.

Yeni detaylı ‘3M diyet’, tip-2 şeker hastalarının sabahın erken saatlerinde tatlılar, ekmek ve meyveler gibi karbonhidratlı yiyeceklerden oluşan bir kahvaltıyı yedikten sonra doğal diyet eğiliminin taklit edilmesine yardımcı olmaktadır. (öğle yemeği ve daha sonra nihayet tatlı, meyve veya nişasta içermeyen küçük bir akşam yemeği)

Kontrollere kıyasla, tip 2 diyabetli ve 3M diyetini izleyen çalışma katılımcılarının kan şekeri seviyelerinde “önemli ölçüde iyileşmiş” olduğu ve çalışma sırasında kilo kaybettikleri tespit edildi. Tabii ki, kan şekeri seviyelerinin uygun şekilde yönetilmesi şeker hastaları için hayati öneme sahiptir ve hastalar tedavi protokollerinde değişiklik yapmadan önce daima doktorlarıyla konuşmalıdırlar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir